Gebelik ve Kalp Hastalığı

Gebelik döneminde plazma hacmi %30 - %50 artar. Kalp atım hacmi de artış gösterir. Kan sağ kalp gerisinde ve akciğerlerde birikir. Gebeliğin 6 veya 7. ayından sonra kalp yetmezliği gelişebilir. Buna bağlı olarak kalp hastalıkları ve ölüm oranı artış gösterir. Yetmezlik oluşumu uterusta kan akımını azaltır.

   Kalp hastalıklarının sınıflandırılmasında 4 çeşit vardır. Birinci çeşitinde hastanın aktivitesinde belirti yoktur ve sorun oluşturmaz. İkinci çeşitte gebenin aktivitesi sonucu geçici yetmezlik oluşur ve sınırlandırır ancak problem oluşturacak kadar büyük bir sorun yoktur.  3.çeşitte ise aktivitede yetmezlik belirtisi görülür.  Gebelik 3.  çeşitTeki bireylere önerilmez. Gebelik oluşmuş ise yatak istirahati önerilir.  4. ve son çeşitte de hastanın istirahatinde dahi yetmezlik belirtisi vardır ve ölüm oranı yüksektir, bu hastalara kesinlikle gebelik önerilmez.

   Hastaların doğum öncesi döneminde izleminde fazla kilo almaması önerilir, tuz ve kalori kısıtlayan bir diyet uygulanır, hastada anemi yani kansızlık önlenir. Demir preparatları kullanımı sağlanır,  hastaya aktivite kısıtlaması yapılır,  enfeksiyonlara karşı gebe korunur, anksiyete ve stres düzeyi azaltılır, bireyin serin ve kuru bir çevrede yaşamasına özen gösterilir. Gebenin devamlı aynı pozisyonda kalması önlenir ve gebede pozisyon değişimi sağlanır. Eğer tromboemboli gibi bir risk söz konusuysa destekleyici çorap uygulanabilir.

   Gebenin doğum izleminde ise her kasılma Kardiyak outputu artıracağından dolayı hastaya Semi fowler pozisyonu verilir. Nabız ve solunum kontrolü sağlanır, stres ve ağrı kontrolü de buna ek olarak sağlanır. Gebenin ıkınması önlenir Forseps ya da vakumla doğum uygun görülür.

    Sonu dönemde izlemde Kardiyak output hızla artacağından dolayı annenin ölüm riski bulunabilir. Doğum sonrası ilk 48 saat boyunca hasta sık sık takip edilir. Hastanın harekete geçirilmesi yavaş olmalıdır ve anne de kalp yetmezliği varsa laktasyon sınırlanmalıdır.

     Gebelikte görülen kalp hastalıklarında kullanılan ilaçlar ise dijital, diüretik, antikoagülan ve oral antikoagülan olmak üzere dörde ayrılmaktadır. Dijital ilaçlar Plasenta yoluyla fetüs dolaşımına laktasyonda ise anne sütüne geçer,  yan etkisi yoktur. Diüretik ilaçlar kan akımını, plasental perfuzyonu bozabilir. Antikoagülanlar fetüste teratojenik etki yapabilir. Oral antikoagülan ise  anne sütüne geçeceğinden dolayı anne sütü ile beslenme önerilmez.

Etiketler: #hastalıklar #gebelik #sağlık #kalp