JULİAN ALVAREZ Analiz
Makalelerimde genel olarak raporlamalarım, benzetmeler
üzerinden olacak. Her oyuncunun bir stili, tarzı, yeteneği, oynama şekli vardır
lakin starlardan birine mutlaka benzemişlerdir. Bu benzerlik vurgusu üzerinden
kurgulayacağım makalelerimde; potansiyelleri olabildiğince bize
gösterdiklerinden yola çıkarak, özgün bir şekilde sunmak istiyorum. Bu bağlamda
bu sezonun en flaş transferi olarak değerlendire bileceğimiz ‘’Julian Alvarez’’
transferini ve onun tarzını anlatmak istiyorum
Birçok futbol severin hala adını duymadığını iddia
edebileceğim, sessiz sedasız Manchester City nin bitirdiği, bana göre geleceğin
Luis Suarez’i diyebileceğim müthiş bitirici ve harikulade teknik kapasiteye
sahip, rakibi şaşırtan, şutlarını sezmenin güç olduğu, ansızın her noktadan ve
bitirici tarzda atması bana Luis Suarez’i anımsatıyor…
Küçük yaşta River Plate alt yapısına katılan Alvarez kısa sürede A takımda
kendisine yer buldu. Özellikle onu sağ kanatta topla ilişkisi iyi olmasından ve
önde oynadığı maçlarda rakip ceza sahasında bitirici vuruşları top hakimiyeti
rakibi yanıltan tarzı ile hocası skor ihtiyacı olduğunda çoğu zaman sonradan
yer yer direkt 11 de kanat olarak kullandı. Rafael Borre - Matias Suarez
ikilisinin uyumu ve Borre nin etkili oyunu onu sağ kanata itmiş olsa da o her
fırsatta golleri ile kendisini ait olduğu yere santrafora geçmeyi başarmıştır.
Kanat oynu bir müddet devam etmiş olsa da Borrenin Frankfurta Bedelsiz
transferi gerçekleşmesi üzerine artık forma Alvarez’in olmuştu. Takımın net
santraforu ve beklentilerin yetenekleri ile doğru orantılı yüksek olduğu 2021
sezonunu onu bekliyordu. 21 yaşında aç
ve yetenekli bir forvet oyun sistemi oturmuş bir takımda neler yapmazdı ki tam
24 gol 15 asist ile bir anda tüm scoutların dikkatini üzerine çekti. Sezon sonu
Avrupa biletini Atletico Madrid, Sevilla,
porto, benfica gibi takımlardan beklerken bir anda Manchester City 17 Milyon
Euro gibi çok cüzi bir rakama renklerine bağladı ve geleceğin süper star adayı
bir golcüyü körpe bir yaşta çok ucuza almış oldu.
Geçeyim oyuncunun teknik özelliklerine. Bazı oyuncular
vardır ki onlar size güven verir, öyle bir vuruş yapar ki giden topun gol olacağını anlarsınız
Julian bu modelde bir forvet tıpkı Luis Suarez gibi. Ön alanda topla
buluşmasında taraftarın heyecanlandığı, beklenmedik bir anda çok net bir şut
çıkarması, gelişine vuruşlar ve doğru pozisyon alması onu skorer bir forvet
yapıyor. Birebirde çok etkili değilmiş gibi görünse de rakibini bir şekilde mağlup
etme kapasitesine sahip. Agüero’nun Atletico da yaptıklarına benzer bir tarz
karşı karşıya kaldığında çok kararlı, uzun pasların geleceği noktaları sezme ve
topun gelişine göre kendini hazırlaması en dikkat çeken özelliklerinden. Neredeyse
her pozisyonun içinde olması, asistin asisti dediğimiz topları çok fazla olması,
hücumda onun ne kadar faydalı bir oyuncu olduğunu göstermekte. Özellikle De la Cruz
ile ortaklıkları, maç içinde al ver yapmaları, duvar oluşu ikiliyi maç içinde
inanılmaz etkin yapıyor. Özellikle Patronato maçındaki Hattrick ve alianza
maçındaki altı gol birbirinden şık, beceri ve klas gerektiren goller. Bu oyun
tarzı ve bitiricilik onun Manchester City scoutlarından tam puan almasına neden
oldu.
Biraz da eksik gördüğüm yanlarından bahsetmek isterim. Birebirde rakibi eksiltemediğinde bocalıyor ve konsantrasyonu kaybedebiliyor. Sağdan soldan şut deneyerek atakları kısır bitirdiği gerçeği ortaya çıkıyor. Birebir markaj ile eğer marke edilirse bir hayli zorlanıyor ve temaslı oyunu sevmiyor. Fizik kapasitesi yüksek olmadığı için güç gerektirecek pozisyonlardan kaçınıyor. Defans arkası koşularda aralara kaçmak isterken ofsayta kaldığı pozisyon sayısı bir hayli fazla. Dikkat etmesi gereken bir başka husus da orta saha yardım etmek isterken enerjisini son vuruşa bitirmiş oluyor. Buna ek olarak kanat oynadığı maçlarda etkisi azalıyor ve köreliyor.