UYGUR DEVLETİ
UYGUR DEVLETİ
Uygur
devleti yönetimi kaybeden kutluk devletinin yerine 744 yılında Kutluk Bilge Kül
Kağan tarafından ötüken de kurulmuştur. Kutluk devleti ile başlayan gelişim
Uygurlarda da devam etmiştir. Uygur devletinin kurucusu Bilge Kül Kağan
hükümdarlığı ölümü sebebiyle iki yıl kadar kısa sürede son bulmuştur. Yerine
oğlu Moyen-Çor hükümdarlığın başına geçmiş ve Uygur devletine en parlak
dönemini yaşatmıştır. Uygur Devleti orta asyada Din değiştiren ilk Türk
devlettir. Din değiştirmek özünde basit bir olay gibi dursada sonrası ve
sonuçları ülkenin her noktasını çok etkilemiştir. Böğü Kağan Tibet seferi
sırasında Maniheizm dinini benimsemiş ve devletin dini haline getirmiştir. Maniheizm'de:
Et yemek yasak, Savaşmak Yasak, Tapınaklarda ibadet etmek şart Bu durum Türk’lerin savaşçı kimliğini yok
edip, konar göçer hayatından vazgeçmeye ve yerleşik hayata geçmesine sebep
oldu. Savaşçı ruhu bırakan Uygur hakanlığı yerleşik hayat ile yeni yenilikler
keşfetmeye ve yerleşik hayatın gereçlerini kullanmaya başlamıştır. Bu durum
Türk tarihinde Uygurları yeniliklerin bir çoğunda ilk sıraya atmıştır.
UYGURLARDA İLKLER;
ü Matbaada hareketli harf sistemi
ü Hakaniye lehçesi ile ilk kitaplar
ü Kütüphanecilik – arşivcilik
ü Ciltcilik – Minyatür
ü Örgün Eğitim
ü Töreyi yazılı hale getirme
ü Çinicilik – Fresko
ü Ortaoyunu
ü İpotek Sedeni – Bankacılık – Faiz
ü Turfanda( Mevsiminin dışında yapılmış
olan meyve-sebze yetiştiriciliği. ) Sebzecilik
Tabi
Maniheizm dinin kültürel manada katkıları fazla olsada savaşçı kimliğini
kaybeden Uygur halkı diğer türk boylarından ve savaşçı ruhu kaybetmeyen
Kırgızlar tarafından işgal edilmiş, son hükümdar Ho-sa’yı öldürmüş halkın büyük
bir bölümünü ise kılıçtan geçirmiştir. Uygurlar burada ikiye Karsu ve Turfan
Uygurları olarak ikiye ayrılmıştırlar. Kaçabilen bazı Uygur halkı Çin’e
kaçmıştır. Maniheizm ile gelişen yetişen Uygur halkı Çin’in kültürel manada
gelişmesinde etkili olmuştur.
Turfan
Uygurları Bugün hala yaşamlarını sürdürmektedir. Çin’de doğu Türkistan’da
yaşamaktadırlar ve Çin’in zulmü altındadırlar.